22 Aralık 2011 Perşembe

Yoğun bir günün ardından "Relativity" by David Herbert Lawrence

Göreliliği ve kuantum teorilerini seviyorum
çünkü onları anlamıyorum
ve bende sanki boşluk, sağa sola kayıyormuş hissini uyandırıyorlar.
Tıpkı bir yerlere yerleşemeyen,
kıpırdamadan durmayı ve ölçülmeyi reddeden bir kuğu gibi.
Sanki atom sürekli fikir değiştiren,
fevri bir şeymiş gibi.

D.H.Lawrence


Şimdi bugün yaklaşık 12 saat kadar çalışıp gayet suratsız ve keyifsiz bir şekilde eve geldim. Sonrasında adetim olduğu üzere yüz numaradaki değerli vaktimi hacetimi giderirken bir yandan da birşeyler okuyarak değerlendirmekte idim. Ve yukarıda paylaşmış olduğum alıntı bir anda bi hayli gülmemi ve kendimi iyi hissetmemi sağladı. Çünkü D.H.Lawrence resmen kuantum hususundaki hislerime o mükemmel ifade yeteneği ile tercüman olmuştu. Bu da benim "Saatleri ayarlama enstitüsü"nü okumak yerine salyalar akıtarak uyuduğum bu akşamki iğrenç vapur yolculuğumun vicdan azabını daha çabuk atlatmama vesile oldu.

Merak edenler için orjinalinin;

I like relativity and quantum theories
because I don't understand them
and they make me feel as if space shifted about
like a swan that
can't settle,
refusing to sit still and be measured;
and as if the atom were an impulsive thing
always changing its mind. 


şeklinde olduğunu belirtmekte bir beis görmüyorum.

Biterken "Oasis - Whatever" çalmakta idi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder